Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Türkiye ekonomisinin 2025 yılı ikinci çeyreğinde yüzde 4,8 büyümesinin, uygulanan ekonomik programın başarısını ortaya koyduğunu belirtti. Şimşek, büyümede takvim ve düşük baz etkilerinin de katkı sağladığını ifade etti.
Şimşek, TÜİK verileri ve milli gelir serilerinde yapılan revizyonların ekonomik serilerde köklü bir değişiklik yaratmadığını vurgulayarak, yılın ilk yarısında yıllık büyümenin yüzde 3,6 seviyesinde gerçekleştiğini söyledi. Milli gelirin yıllıklandırılmış olarak 1,5 trilyon dolara yaklaştığını kaydetti.
Üretim tarafında tarım sektöründe daralma gözlemlense de diğer tüm sektörlerde katma değerde artış yaşandığını aktaran Şimşek, imalat sanayisinin son 12 çeyreğin en yüksek performansını sergilediğini ve yüksek teknolojili üretimde yıllık yüzde 40’lık büyümenin nitelik açısından da önem taşıdığını ifade etti.
Tüketim ve yatırımın dengeli seyrini sürdürdüğünü belirten Şimşek, ihracatın küresel zorluklara rağmen artığını, ithalattaki öne çekilen talep ve güçlü üretim artışının net dış talebe olumsuz etkide bulunduğunu söyledi. Cari açığın milli gelire oranının ikinci çeyrek itibarıyla yıllık yüzde 1,3 ile sürdürülebilir seviyelerde kaldığını aktardı.
Şimşek, önümüzdeki dönemde finansal koşulların iyileşmesi ve küresel ticarette belirsizliklerin azalmasıyla büyümenin kademeli olarak potansiyel seviyeye ulaşmasının beklendiğini ifade ederek, 2026-2028 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program (OVP)’nın kısa süre içinde kamuoyuna açıklanacağını bildirdi.
Bakan ayrıca, ekonomik programın nihai hedefi olan kalıcı refah artışı konusunda önemli bir eşiğe yaklaşıldığını ve Dünya Bankası sınıflamasına göre 2025 yılında Türkiye’nin yüksek gelirli ülkeler grubuna girme ihtimalinin arttığını vurguladı.
Sayfa başına git