
Aydemir'den medyaya ve RTÜK'e sert uyarı

112 Acil Çağrı Merkezi'ne Asılsız Çağrı Yapanlara Yüksek Cezalar Getiriliyor

Sırrı Süreyya Önder Hayati Risk Taşıyan Kalp Ameliyatı Geçirdi

2025 Hac Yolculuğu Başlıyor: İlk Kafile 29 Nisan'da Yola Çıkıyor

Vesayet odaklarına karşı geliştirdiği kararlı duruş, toplumu merkez alan yönetim anlayışı ve özgürlükçü vizyonuyla hafızalara kazınan Özal, Türkiye’nin geleceğini şekillendiren reformlara imza atmış, ideolojik körleşmelere karşı milli birlik zeminini öncelemişti.
EKREM ÇELEBİ’DEN VEFA MESAJI: DEMOKRASİNİN MİMARLARINDAN BİRİYDİ
Turgut Özal’ın mirasını ve millet nezdindeki kıymetini bir kez daha hatırlatan anlamlı bir mesaj da Türk Parlamenter Gazeteci ve Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı ve önceki dönem milletvekillerinden Ekrem Çelebi’den geldi. Çelebi, 17 Nisan 1993 tarihinde Hakk’a yürüyen Turgut Özal için şu ifadeleri kullandı:
“Vesayetle mücadelede öncü, sivilleşme ve demokratikleşme sürecinin mimarlarından, 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal’ı vefatının 32. yıl dönümünde rahmetle yâd ediyorum. Türkiye’nin kabuk değiştirdiği yıllarda attığı her adım milletle birlikte oldu. Ekonomiden siyasete, dış politikadan bürokrasiye kadar birçok alanda cesur kararlarıyla hafızalara kazındı. Bugün geldiğimiz birçok noktanın temelini onun ortaya koyduğu ilkeler oluşturuyor. Ülkesini seven, halkına inanan, bürokrasiyi değil milleti esas alan bir liderdi.”
VESAYETİN GERİ ÇEKİLDİĞİ DÖNEMİN SİMGESİ
Ekrem Çelebi, Özal’ın Türkiye’de sivil siyaset zemininin güçlenmesi için attığı adımların, yalnızca kendi dönemine değil, sonraki yıllara da ışık tuttuğunu belirtti. Türkiye’nin IMF politikalarına teslim olduğu, içe kapanık yapının ülkeyi yorduğu bir dönemde ortaya koyduğu reformlarla sadece ekonomiyi değil, zihniyet dünyasını da dönüştürdüğünü söyleyen Çelebi, “Bugün dahi pek çok konuda onun fikirlerinden ve yaklaşımlarından besleniyoruz. Özal’ı anlamak, Türkiye’nin son 40 yılını doğru okumaktır” ifadelerini kullandı.
Ekrem Çelebi, Turgut Özal’ın emanet ettiği demokratik ve milli duruşa sahip çıkılması gerektiğini, onun izinden gidenlerin Türkiye’nin kalkınma ve özgürlük mücadelesinde en sağlam dayanağı oluşturduğunu belirtti.